Şimdi Avukatlarımızdan Randevu Al
Asım Kılınç, Göçmenlik Avukatı, CK Law Firm
ABD Vatandaşlık ve Göçmenlik Hizmetleri (USCIS), Göç ve Vatandaşlık Yasası’nın (Immigration and Nationality Act – INA) 320. ve 322. bölümleri kapsamında ABD vatandaşlığı kazanımı ve vatandaşlığa geçiş süreçleriyle ilgili hukuki ve fiziksel vesayet gerekliliklerine dair kapsamlı bir rehber yayımladı. Bu rehber aynı zamanda, 2000 Çocuk Vatandaşlık Yasası’ndan (Child Citizenship Act of 2000) önce vatandaşlık türetilmesiyle ilgili detaylı bir açıklama sunarak eski INA’nın 321. bölümü doğrultusunda türetilmiş vatandaşlık süreçlerini ele almaktadır.
USCIS’in bu güncellemesi, vatandaşlık başvurularının değerlendirilmesi sürecinde hukuki ve fiziksel vesayet kriterlerinin daha tutarlı bir şekilde uygulanmasını amaçlamaktadır. Ayrıca, bu değişiklikler, vatandaşlık kazanımı için gerekli olan sertifika başvurularının adil ve etkili bir şekilde sonuçlandırılmasına katkı sağlamaktadır. Güncelleme, 19 Kasım 2024 ve sonrasında yapılacak başvurular için geçerli olacak ve süreçte yaşanabilecek belirsizlikleri gidermeyi hedefleyecektir.
Bu makalemizi okuduğunuzda aşağıdaki başlıklar hakkında bilgi sahibi olacaksınız:
- Hukuki ve Fiziksel Vesayet Gereklilikleri Detaylandırıldı
- Vatandaşlık Başvurularında Yeni Dönem
- Yasal ve Politik Dayanak: Executive Order 14012
- Rehberin Etkisi
Bu sorular dışında konu ile ilgili sorularınız varsa lütfen bu makalenin altındaki yorumlar kısmı aracılığıyla, doğrudan Linkedln üzerinden bana mesaj göndererek ya da kurucu ortağı olduğum CK Law Firm Göçmen Avukatlığı Firmamızın Web Sayfası üzerinden bana iletebileceğinizi unutmayın!
Hukuki ve Fiziksel Vesayet Gereklilikleri Detaylandırıldı
Güncellenen rehber, hukuki ve fiziksel vesayet kriterlerini şu başlıklar altında ele almaktadır:
- Hukuki Vesayet:
- USCIS, ABD vatandaşı bir ebeveynin çocuk üzerinde hukuki vesayete sahip olduğu durumları genişletmiştir. Özellikle, geçmişe dönük (nunc pro tunc) yapılan düzeltmelerin vesayet kararlarına etkisi netleştirilmiştir.
- Mahkeme kararı olmaksızın özel vesayet anlaşmaları veya ebeveynler arasında yapılan gayriresmi anlaşmaların USCIS tarafından nasıl değerlendirileceği açıklığa kavuşturulmuştur.
- Hukuki vesayetin olmadığı durumlarda, ABD vatandaşı ebeveynin çocuğun fiilen ve tartışmasız olarak velayetini elinde bulundurması halinde hukuki vesayet sahibi sayılabileceği belirtilmiştir.
- Fiziksel Vesayet:
- Fiziksel vesayet, çocuğun ABD vatandaşı ebeveyniyle birlikte fiziksel olarak yaşadığı veya ebeveynle aynı konutu paylaştığı durumlarda geçerli kabul edilmektedir. Bu kriterin belirlenmesinde, ebeveyn ve çocuk arasındaki fiili yaşam düzenlemelerinin nasıl değerlendirileceği de detaylandırılmıştır.
- 2000 Çocuk Vatandaşlık Yasası’ndan Önceki Vatandaşlık Türetimi:
- Güncelleme, 2000 öncesinde geçerli olan eski INA 321. bölüm gerekliliklerini detaylandırmıştır. Hukuki vesayet, ebeveynlerin medeni durumu, çocuğun yaşı gibi kriterler açıkça ele alınmıştır.
- Vatandaşlık Sertifikası Başvuruları:
- USCIS, yemin taahhüdünü yerine getiremeyen veya bu yeminden muaf olmayan başvuru sahiplerine vatandaşlık sertifikası verilemeyeceğini vurgulamıştır.
Vatandaşlık Başvurularında Yeni Dönem
Bu yeni rehber, özellikle ABD vatandaşı ebeveynlerin çocuklarının vatandaşlık haklarının değerlendirilmesinde daha net kriterler sunmaktadır. Vatandaşlık başvurularının hızlı ve tutarlı bir şekilde sonuçlandırılmasını sağlamak adına detaylı açıklamalar ve prosedürler rehbere dahil edilmiştir. Örneğin, ebeveynin vesayet durumu hakkında bir mahkeme kararı bulunmuyorsa, başvuru sırasında sunulan ek kanıtlarla bu durumun nasıl değerlendirileceği açıklığa kavuşturulmuştur.
Yasal ve Politik Dayanak: Executive Order 14012
Bu güncellemeler, Başkanlık Kararnamesi 14012’nin (Executive Order 14012) amaçları doğrultusunda gerçekleştirilmiştir. Bu kararname, yasal göçmenlik sistemine olan güveni artırmayı ve yeni Amerikalılar için entegrasyon ve vatandaşlığa geçiş çabalarını güçlendirmeyi hedeflemektedir. USCIS, bu doğrultuda vatandaşlığa erişim önündeki engelleri kaldırmak ve göçmenlerin ABD toplumuna daha iyi entegre olmasını sağlamak adına çeşitli adımlar atmaktadır. Yeni rehber, göçmenlerin vatandaşlık süreçlerindeki belirsizlikleri ortadan kaldırarak başvuru sahiplerine daha fazla şeffaflık ve rehberlik sunmaktadır.
Rehberin Etkisi
Bu güncelleme, USCIS’in vatandaşlık kazanımı ve türetilmesi süreçlerinde daha adil ve şeffaf kararlar almasını sağlayacaktır. Özellikle çocuklar için hukuki ve fiziksel vesayet gereklilikleriyle ilgili detaylı açıklamalar, başvuru sahiplerinin süreçlerini daha iyi anlamalarına olanak tanıyacaktır.
Daha fazla bilgi için USCIS Politika Rehberi’nin 12. Cilt, H. Bölümüne veya ilgili Policy Alert sayfasına göz atabilirsiniz. Bu rehber, yalnızca başvuru sahiplerine değil, aynı zamanda göçmenlik hukuku alanında çalışan profesyonellere de önemli bir kaynak niteliği taşımaktadır.
Profesyonel destek almak, detaylı bilgi ve danışmanlık hizmeti için bizimle cklawfirm.org adresinden, info@cklawfirm.org e-posta adresinden ya da Linkedln’den iletişime geçebilirsiniz.
Avukat Asım Kılınç Kimdir?
Avukat Asım Kılınç, CK Law Firm’in kurucu ortağı olup, göçmenlik hukuku ve ABD’de yaşama dair hukuki süreçler konusundaki uzmanlığıyla tanınmaktadır. Southern Methodist University Dedman School of Law’da Yüksek Lisans eğitimini tamamlamış olan Kılınç, Missouri Barosu’na kayıtlıdır ve özellikle ABD göçmenlik hukuku üzerine yoğunlaşmıştır.
Avukat Kılınç, göçmenlik hukuku alanında edindiği derin bilgi ve deneyim ile CK Law Firm’in bu alandaki başarısına önemli katkılarda bulunmaktadır. Göçmenlik hukuku konusunda 1000’den fazla dosyanın hazırlanma süreçlerinde aktif rol almış, bu alandaki tecrübesini kanıtlamıştır. Müvekkillerine kapsamlı ve profesyonel hukuki destek sunarak, onların ABD’de yeni yaşamlarına adapte olmalarını kolaylaştırmaktadır.
Vatandaşlık, Green Card, çalışma izni ve diğer göçmenlik süreçlerinde müvekkillerine en kaliteli hizmeti sunmakta; başlangıçtan ABD vatandaşlığına kadar olan tüm süreçte onlara destek olmaktadır.
CK Law Firm’in göçmenlik hukuku alanındaki liderliğini pekiştiren Avukat Asım Kılınç, müvekkillerine güvenilir ve etkili hukuki danışmanlık hizmetleri sunarak, onların ABD’de yeni bir yaşam kurma yolculuklarında yanlarında olmaktadır.
Ergül Çeliksoy, Göçmenlik Avukatı, CK Law Firm
ABD Göçmenlik ve Vatandaşlık Dairesi (USCIS), vize, yeşil kart (Green Card) veya vatandaşlık başvurusu yapan bireylerden kimlik doğrulama amacıyla biyometrik veriler toplar. Bu veriler, başvuru sahiplerinin parmak izlerini, fotoğraflarını ve imzalarını içerir. Biyometrik veriler, güvenlik taramaları ve kimlik doğrulama işlemleri için kullanılarak başvurunun güvenli ve doğru bir şekilde değerlendirilmesini sağlar. Biometrics randevusu, göçmenlik başvuru sürecindeki zorunlu adımlardan biridir ve bu randevuyu tamamlamadan başvurunun değerlendirilmesi mümkün değildir. Başvuru sürecinizin sorunsuz bir şekilde ilerlemesi için bu randevuya zamanında katılmak oldukça önemlidir. Bu yazımızda sizlere Biometrics randevusu hakkında bilgiler vereceğiz:
- Biometrics Randevusu için Hazırlıklar
- Biometrics Randevusunda Neler Yapılır?
- Randevu Sonrası Süreç
Bu sorular dışında konu ile ilgili sorularınız varsa lütfen bu makalenin altındaki yorumlar kısmı aracılığıyla, doğrudan Linkedln üzerinden bana mesaj göndererek ya da kurucu ortağı olduğum CK Law Firm Göçmen Avukatlığı Firmamızın Web Sayfası üzerinden bana iletebileceğinizi unutmayın!
Biometrics Randevusu için Hazırlıklar
Biometrics randevusuna hazırlanmak, başvuru sürecinde kritik bir aşamadır. USCIS tarafından size gönderilen Appointment Notice (I-797C Form), randevuya dair tüm bilgileri içeren resmi bir belgedir. Bu belgeyi dikkatlice incelemek ve belirtilen tarihe uymak zorunludur. Randevuya hazırlanırken yanınızda bulundurmanız gereken temel belgeler ise şunlardır:
- Appointment Notice (Randevu Bildirimi): USCIS’ten aldığınız bu mektubu randevuya giderken yanınıza almanız zorunludur. Bu belge, kimlik doğrulama süreci için temel bir gerekliliktir.
- Geçerli Kimlik Belgesi: Pasaport, sürücü belgesi veya ABD hükümeti tarafından verilmiş bir kimlik kartı gibi geçerli bir kimlik belgesi sunmalısınız. USCIS, kimliğinizin doğrulanması için bu belgeyi mutlaka talep edecektir.
- Ek Belgeler: Bazı durumlarda USCIS ek belgeler isteyebilir. Bu belgeler, başvuru türünüze veya mevcut durumunuza bağlı olarak farklılık gösterebilir. Örneğin, başvurunuzda eksik bilgi varsa ek belgelerle bu eksikliği tamamlamanız istenebilir.
Randevuya zamanında gitmek çok önemlidir. USCIS, randevuları sıkı bir zaman çizelgesine göre planlar ve gecikmeler başvurunuzda ciddi aksamalara yol açabilir. Randevuya katılamamanız halinde yeni bir randevu talep etmeniz gerekir. Ancak, bu talebi resmi olarak ve mümkün olan en kısa sürede yapmalısınız.
Biometrics Randevusunda Neler Yapılır?
Biometrics randevusu sırasında USCIS yetkilileri, başvuru sahibinin kimlik doğrulama işlemlerini tamamlamak için çeşitli biyometrik veriler toplar. Bu süreç genellikle kısa sürede tamamlanır ve başvuru sahibinden birkaç temel işlem yapılması istenir. Biometrics randevusunda yapılacak işlemler şunlardır:
- Parmak İzi Alımı: Randevuda, başvuru sahibinin her iki elinden parmak izleri alınır. Parmak izleri, kimlik doğrulama ve güvenlik taramaları için kullanılan en önemli biyometrik verilerden biridir.
- Fotoğraf Çekimi: USCIS sistemine kaydedilmek üzere başvuru sahibinin vesikalık bir fotoğrafı çekilir. Bu fotoğraf, kimlik belgesinde kullanılacağı gibi, başvuru sürecinde USCIS’in başvuru sahibini tanımlayabilmesi için de kullanılır.
- İmza: Biyometrik verilerin toplanmasının ardından başvuru sahibinden imza istenebilir. İmza, kimlik doğrulama sürecinin bir parçası olarak başvuru dosyasına eklenir.
Bu işlemler tamamlandığında, randevu sona erer ve başvuru sahibi herhangi bir başka işlem yapmadan günlük hayatına devam edebilir. Randevu süreci genellikle 15-30 dakika kadar sürer ve başvuru sahiplerinin rahat bir deneyim yaşaması hedeflenir.
Biometrics randevusunda, profesyonel bir izlenim bırakmak adına kıyafet seçimi de önemlidir. USCIS, vesikalık fotoğrafınızı çekeceği için temiz ve düzgün bir kıyafet tercih etmeniz önerilir. Ayrıca, fotoğrafın doğru şekilde çekilebilmesi için yüzünüzü kapatan aksesuarlar (şapka, büyük gözlük vb.) takmamanız gerekir.
Randevu Sonrası Süreç
Biometrics randevusu tamamlandıktan sonra, USCIS başvuru sürecinizi değerlendirmeye devam eder. Toplanan biyometrik veriler, başvuru sahibinin güvenlik kontrolleri ve geçmiş sorgulamaları için FBI gibi güvenlik kurumlarıyla paylaşılır. Bu aşamada, başvuru sahibinin geçmişte suç işleyip işlemediği veya herhangi bir güvenlik riski oluşturup oluşturmadığı araştırılır. Güvenlik taramalarında herhangi bir sorun çıkmaması durumunda, başvuru bir sonraki aşamaya geçer.
Eğer güvenlik taramaları sırasında bir sorun tespit edilirse USCIS başvuru sahibine bu konuda bilgi verir ve gerekli adımların atılması için talimatlar sağlar. Ancak, randevuya gitmemeniz veya eksik belgeyle gitmeniz başvurunuzun reddedilmesine veya ciddi gecikmelere neden olabilir. Bu yüzden biometrics randevusu çok önemlidir ve dikkatle takip edilmelidir.
Randevuya katılamamanız durumunda USCIS ile iletişime geçerek yeni bir randevu talep edebilirsiniz. Bu süreçte USCIS’e, randevuya neden katılamadığınızı açıklamanız ve yeni bir tarih belirlemeniz gerekir. Ayrıca, yeni bir randevu talebi yaparken USCIS’in belirlediği prosedürlere uymanız önemlidir.
Son olarak, biometrics randevusu, göçmenlik başvurunuzun kritik bir aşamasıdır ve bu sürecin sorunsuz tamamlanması, başvurunuzun onaylanma sürecine olumlu katkı sağlar. Gerekli belgeleri eksiksiz hazırlayıp, zamanında randevuya gitmek ve USCIS yetkililerinin taleplerine uymak, başvurunuzun başarıyla sonuçlanması için büyük önem taşır.
Başvuru sürecinizde profesyonel destek almak, detaylı bilgi ve danışmanlık hizmeti için bizimle cklawfirm.org adresinden, info@cklawfirm.org e-posta adresinden ya da Linkedln’den iletişime geçebilirsiniz.
Avukat Ergül Çeliksoy Kimdir?
Avukat Dr. Ergül Çeliksoy, CK Law Firm’in kurucu ortağıdır ve aynı zamanda University of Nottingham’da hukuk alanında yardımcı doçent olarak görev yapmaktadır. ABD’de göçmenlik hukuku alanında geniş bir deneyime sahip olan Dr. Çeliksoy, 2017 yılında University of Nottingham’da uluslararası hukuk ve insan hakları hukuku alanında yüksek lisans eğitimini tamamladıktan sonra aynı üniversitede doktora eğitimine başlamıştır. 2022 yılında University of Nottingham School of Law’da tamamladığı hukuk doktorası ile akademik kariyerini taçlandıran Dr. Çeliksoy, modern kölelik, ceza adaleti ve ceza hukuku alanlarındaki uzmanlığı ile önde gelen akademik dergilerde yayınlar yapmış, uluslararası tanınır bir akademisyendir. California Barosu’na kayıtlı olan Dr. Çeliksoy, özellikle ABD göçmenlik hukuku davalarındaki derin bilgi ve tecrübesiyle müvekkillerine üstün hizmet sunmaktadır. Göçmenlik hukuku alanında edindiği bilgi birikimi ve tecrübe, CK Law Firm’in bu alandaki çalışmalarına değerli bir katkı sağlamaktadır.
Dr. Çeliksoy, göçmenlik hukuku davalarında müvekkillerine kapsamlı ve stratejik çözümler sunarak, onların ABD’de yasal statülerini güvence altına almalarına yardımcı olmaktadır. İnsan hakları ve göçmenlik süreçleri üzerine yaptığı çalışmalarda, modern kölelik ve ceza hukuku konularındaki derin bilgisiyle, göçmenlerin karşılaştığı karmaşık hukuki sorunları etkili bir şekilde çözmektedir. CK Law Firm’in göçmenlik hukuku alanındaki liderliğini pekiştiren Dr. Çeliksoy, müvekkillerine güvenilir ve etkili hukuki danışmanlık hizmetleri sunarak, onların ABD’de kurdukları yeni hayatlarını inşa etmelerine yardımcı olmaktadır.
Asım Kılınç, Göçmenlik Avukatı, CK Law Firm
Amerika Birleşik Devletleri, göçmenlik sistemiyle aile üyelerini bir araya getirmek amacıyla, Amerikan vatandaşlarının ve Green Card sahiplerinin belirli aile bireyleri için yasal daimi oturma izni (Green Card) başvurusunda bulunmasına imkan tanımaktadır. Bu kapsamda, Amerikan vatandaşı ve Green Card sahibi anne babalar, çocukları için Green Card başvurusu yapabilirler. Ancak bu süreç, başvuruda bulunulan çocuğun yaşı, medeni durumu ve ebeveynin vatandaşlık durumu gibi unsurlara bağlı olarak değişiklik göstermektedir.
Bu makalemizde, Amerikan vatandaşı ve Green Card sahibi ebeveynlerin çocukları için nasıl Green Card başvurusu yapabilecekleri ve bu süreçte karşılaşabilecekleri detayları inceleyeceğiz.
- Amerikan Vatandaşı Ebeveynlerin Çocukları için Green Card Başvurusu
- Green Card Sahibi Ebeveynlerin Çocukları için Green Card Başvurusu
- Green Card Başvurusu için Gerekli Belgeler
- Başvuru Sürecinde Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar
Bu sorular dışında konu ile ilgili sorularınız varsa lütfen bu makalenin altındaki yorumlar kısmı aracılığıyla, doğrudan Linkedln üzerinden bana mesaj göndererek ya da kurucu ortağı olduğum CK Law Firm Göçmen Avukatlığı Firmamızın Web Sayfası üzerinden bana iletebileceğinizi unutmayın!
Amerikan Vatandaşı Ebeveynlerin Çocukları için Green Card Başvurusu
Amerikan vatandaşları, çocukları için Green Card başvurusunda bulunurken belirli avantajlara sahiptir. Bu avantajlar, genellikle başvuru süresinin kısalması ve daha az kısıtlamayla başvurunun değerlendirilmesi ile ilgilidir. Amerikan vatandaşlarının çocukları, yaş ve medeni durumlarına bağlı olarak üç farklı kategoriye ayrılır:
1. 21 Yaşından Küçük ve Bekar Çocuklar (Yakın Aile Üyesi Kategorisi)
Amerikan vatandaşı olan bir anne veya baba, 21 yaşından küçük ve bekar olan çocukları için doğrudan Green Card başvurusu yapabilir. Bu başvurular, “Yakın Aile Üyesi” olarak değerlendirilir ve bu kategoriye giren başvurular, yıllık kota sınırlamasına tabi tutulmaz. Bu nedenle başvuru süreci oldukça hızlıdır ve bekleme süresi genellikle daha kısadır.
- Başvuru Süreci: Bu kategoriye başvurmak için, Amerikan vatandaşı ebeveynin ABD Vatandaşlık ve Göçmenlik Hizmetleri’ne (USCIS) Form I-130 (Aile Üyeleri İçin Göçmen Dilekçesi) sunması gerekmektedir. USCIS, bu başvuruyu onayladıktan sonra Ulusal Vize Merkezi (NVC) devreye girer ve vize süreci başlatılır. Çocuk ABD dışındaysa, ABD Büyükelçiliği veya Konsolosluğu aracılığıyla göçmen vizesi başvurusu yapılır. Çocuk ABD içerisindeyse, statü değişikliği başvurusuyla süreci tamamlayabilir.
2. 21 Yaşından Büyük ve Bekar Çocuklar
Amerikan vatandaşı ebeveynler, 21 yaşını geçmiş bekar çocukları için de Green Card başvurusu yapabilirler. Ancak bu başvurular, “Aile Tercih Kategorisi”ne girer ve yıllık kota sınırlamalarına tabi tutulur. Bu da, başvuru sahibinin bekleme süresinin uzamasına yol açabilir. Bu gruptaki çocuklar, “Birinci Tercih Aile Kategorisi (F1)” kapsamında değerlendirilir.
- Başvuru Süreci: Amerikan vatandaşı ebeveynin Form I-130 dilekçesini USCIS’e sunmasıyla süreç başlar. Onaylandıktan sonra, çocuğun ya ABD içinde statü değişikliği başvurusu yapması ya da ABD dışından göçmen vizesi başvurusunda bulunması gerekir. Öncelik tarihi, bu başvurular için oldukça önemlidir. NVC, dosyanın işleme alınmasını beklerken, öncelik tarihine göre süreci düzenler.
3. Evli Çocuklar
Amerikan vatandaşı ebeveynler, evli çocukları için de Green Card başvurusunda bulunabilirler. Bu başvurular, “Üçüncü Tercih Aile Kategorisi (F3)” altında değerlendirilir. Evli çocuklar için yapılan başvurular, genellikle daha uzun bekleme sürelerine tabidir, çünkü hem çocuk hem de eşleri ve varsa 21 yaşından küçük çocukları başvuru kapsamına dahil edilir.
- Başvuru Süreci: Yine Form I-130 doldurularak sürecin başlatılması gerekir. Fakat evli çocuklar için başvurular, yıllık kota sınırlamaları nedeniyle daha uzun sürebilir. Bu çocuklar, başvuru sırasında eşlerini ve kendi çocuklarını da sürece dahil edebilirler.
Green Card Sahibi Ebeveynlerin Çocukları için Green Card Başvurusu
Green Card sahibi (yasal daimi oturma izni sahibi) anne babalar da bekar çocukları için Green Card başvurusu yapabilirler. Ancak Green Card sahipleri evli çocukları için başvuru yapma hakkına sahip değildir. Green Card sahibi ebeveynler, çocukları için başvuru yaparken iki farklı kategoriye ayrılırlar:
1. 21 Yaşından Küçük ve Bekar Çocuklar
Green Card sahibi ebeveynler, 21 yaşından küçük ve bekar çocukları için “İkinci Tercih Aile Kategorisi (F2A)” kapsamında başvuru yapabilirler. Bu kategori, genellikle Amerikan vatandaşlarının çocukları için yapılan başvurulara göre daha uzun sürse de, bekar çocukların öncelik aldığı bir kategoridir.
- Başvuru Süreci: Ebeveynin USCIS’e I-130 Formu ile başvuruda bulunması gerekir. Green Card sahibi ebeveynlerin çocukları, ABD’de bulundukları durumda statü değişikliği başvurusunda bulunabilirler. Eğer çocuk ABD dışında bulunuyorsa, başvurusu ABD konsolosluğunda vize görüşmesine tabi tutulur.
2. 21 Yaşından Büyük ve Bekar Çocuklar
Green Card sahibi ebeveynler, 21 yaşını geçmiş bekar çocukları için de başvuru yapabilirler. Ancak bu başvurular, “İkinci Tercih Aile Kategorisi (F2B)” kapsamında değerlendirilir ve başvuruların işleme alınma süresi, öncelik tarihine göre değişiklik gösterir.
- Başvuru Süreci: I-130 Formu doldurularak başvuru yapılır ve ardından NVC tarafından öncelik tarihine göre işleme alınır. F2B kategorisinde başvuru yapanların bekleme süresi, F2A kategorisine göre daha uzun olabilir. Bu nedenle başvurunun yapılmasının ardından başvuru sahiplerinin sabırlı olması önemlidir.
Green Card Başvurusu için Gerekli Belgeler
Herhangi bir Green Card başvurusunda olduğu gibi, Amerikan vatandaşı veya Green Card sahibi ebeveynlerin çocukları için yapılan başvurularda da belirli belgelerin eksiksiz sunulması gerekmektedir. İşte bu süreçte sunulması gereken başlıca belgeler:
- Form I-130: Amerikan vatandaşı veya Green Card sahibi ebeveyn tarafından doldurulacak olan başvuru formudur.
- Doğum Belgesi: Çocuğun, başvuran kişinin biyolojik çocuğu olduğunu kanıtlamak için gereklidir.
- Evlilik Cüzdanı (varsa): Ebeveynin çocuğun yasal ebeveyni olduğunu kanıtlamak amacıyla sunulması gerekebilir.
- ABD Vatandaşlığı Kanıtı: Eğer ebeveyn Amerikan vatandaşıysa, vatandaşlık kanıtı olarak doğum belgesi, vatandaşlık sertifikası veya pasaport sunulmalıdır.
- Green Card Fotokopisi: Eğer ebeveyn Green Card sahibiyse, Green Card’ın bir kopyası başvuru dosyasına eklenmelidir.
Başvuru Sürecinde Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar
- Form I-130’un Eksiksiz Doldurulması: Green Card başvuru sürecinde Form I-130’un eksiksiz ve doğru bilgilerle doldurulması büyük önem taşır. Yanlış ya da eksik bilgi girişi, başvurunun reddedilmesine veya sürecin uzamasına neden olabilir.
- Bekleme Süreleri: Özellikle evli çocuklar ve 21 yaşını geçmiş bekar çocuklar için yapılan başvurularda, yıllık kota sınırlamaları nedeniyle bekleme süreleri uzun olabilir. Bu süreçte, başvuru dosyasının öncelik tarihi oldukça önemlidir.
- Göçmen Vizesi: Eğer çocuk ABD dışında yaşıyorsa, başvuru işlemleri tamamlandıktan sonra ABD konsolosluğu aracılığıyla göçmen vizesi alınması gerekmektedir. Vize görüşmesinde, gerekli belgelerin eksiksiz sunulması büyük önem taşır.
Sonuç
Amerikan vatandaşı veya Green Card sahibi anne babalar, çocukları için ABD’de yasal oturma izni (Green Card) başvurusunda bulunabilirler. Bu süreç, çocuğun yaşı ve medeni durumu gibi faktörlere göre farklılık göstermektedir. Başvuru sürecinde doğru belgelerin eksiksiz sunulması, sürecin sorunsuz ilerlemesi açısından önemlidir.Profesyonel destek almak, detaylı bilgi ve danışmanlık hizmeti için bizimle cklawfirm.org adresinden, info@cklawfirm.org e-posta adresinden ya da Linkedln’den iletişime geçebilirsiniz.
Avukat Asım Kılınç Kimdir?
Avukat Asım Kılınç, CK Law Firm’in kurucu ortağı olup, göçmenlik hukuku ve ABD’de yaşama dair hukuki süreçler konusundaki uzmanlığıyla tanınmaktadır. Southern Methodist University Dedman School of Law’da Yüksek Lisans eğitimini tamamlamış olan Kılınç, Missouri Barosu’na kayıtlıdır ve özellikle ABD göçmenlik hukuku üzerine yoğunlaşmıştır.
Avukat Kılınç, göçmenlik hukuku alanında edindiği derin bilgi ve deneyim ile CK Law Firm’in bu alandaki başarısına önemli katkılarda bulunmaktadır. Göçmenlik hukuku konusunda 1000’den fazla dosyanın hazırlanma süreçlerinde aktif rol almış, bu alandaki tecrübesini kanıtlamıştır. Müvekkillerine kapsamlı ve profesyonel hukuki destek sunarak, onların ABD’de yeni yaşamlarına adapte olmalarını kolaylaştırmaktadır.
Vatandaşlık, Green Card, çalışma izni ve diğer göçmenlik süreçlerinde müvekkillerine en kaliteli hizmeti sunmakta; başlangıçtan ABD vatandaşlığına kadar olan tüm süreçte onlara destek olmaktadır.
CK Law Firm’in göçmenlik hukuku alanındaki liderliğini pekiştiren Avukat Asım Kılınç, müvekkillerine güvenilir ve etkili hukuki danışmanlık hizmetleri sunarak, onların ABD’de yeni bir yaşam kurma yolculuklarında yanlarında olmaktadır.
Ergül Çeliksoy, Göçmenlik Avukatı, CK Law Firm
Re-entry Permit, Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) kalıcı oturum iznine (green card) sahip bireylerin, ABD dışında bir yıldan uzun süre geçirmeleri durumunda ABD’ye geri dönmelerini sağlamak amacıyla verilen seyahat belgesidir. Green card sahiplerinin ABD dışında uzun süre kalmaları, kalıcı oturum statülerini tehlikeye atabilir. ABD Gümrük ve Sınır Koruma (CBP) görevlileri, uzun süre ülke dışında kalan kişilerin ABD’de kalıcı bir yaşam sürme niyetinde olmadıklarına karar vererek, green card’larını iptal edebilirler. Bu durumu önlemek için Re-entry Permit, green card sahiplerinin yurt dışında iş, eğitim, sağlık ya da kişisel nedenlerle bulunmaları gerektiğinde yasal statülerini korumalarına yardımcı olur.
- Re-entry Permit Neden Gereklidir?
- Re-entry Permit’in Faydaları
- Re-entry Permit Başvurusu Nasıl Yapılır?
- Re-entry Permit Hakkında Dikkat Edilmesi Gerekenler
- Re-entry Permit Başvurusu İle İlgili Sıkça Sorulan Sorular
Bu sorular dışında konu ile ilgili sorularınız varsa lütfen bu makalenin altındaki yorumlar kısmı aracılığıyla, doğrudan Linkedln üzerinden bana mesaj göndererek ya da kurucu ortağı olduğum CK Law Firm Göçmen Avukatlığı Firmamızın Web Sayfası üzerinden bana iletebileceğinizi unutmayın!
Re-entry Permit Neden Gereklidir?
ABD, kalıcı oturum iznine sahip bireylerin ana yaşam alanlarının ABD olması gerektiğini şart koşar. Ancak bazı durumlarda, green card sahiplerinin ABD dışına uzun süreli seyahat etmeleri gerekebilir. Örneğin:
- İş: Bir green card sahibi, ABD dışındaki bir ülkede çalışmak üzere iş teklifi alabilir veya şirketi tarafından geçici olarak yurtdışına atanabilir.
- Eğitim: ABD’de kalıcı oturumu olan bir öğrenci, yurt dışında bir eğitim programına katılabilir veya uzun süreli bir araştırma projesine dahil olabilir.
- Sağlık: Bir kişi, yurt dışında bir tedavi görmek zorunda kalabilir.
- Ailevi Nedenler: Aile bireylerine yardım etmek ya da aileyle birlikte daha uzun süre yurt dışında bulunma zorunluluğu doğabilir.
Bu gibi durumlarda, Re-entry Permit, kalıcı ikamet statünüzü kaybetmeden ABD dışında uzun süre kalmanıza olanak tanır. Eğer ABD dışına 1 yıldan uzun süre çıkmayı planlıyorsanız, re-entry permit başvurusu yaparak statünüzü güvence altına alabilirsiniz.
Re-entry Permit’in Faydaları
- Green Card’ın Korunması: Green card sahiplerinin ABD dışında uzun süre kalmaları, kalıcı ikamet statüsünü kaybetme riski taşır. Re-entry permit, bu riski azaltarak ABD’ye geri dönme hakkınızı korur.
- Vatandaşlık Başvurusunu Etkilememesi: Re-entry permit kullanarak ABD dışına çıkmanız, gelecekteki ABD vatandaşlığı başvurunuzu olumsuz etkilemez, çünkü bu belgeyle ABD dışındaki yokluğunuz “kalıcı ikamet niyeti” ile uyumlu kabul edilir.
- Çoklu Kullanım: Re-entry permit, iki yıl boyunca geçerlidir ve bu süre zarfında birden fazla seyahat yapabilirsiniz. Bu, sıklıkla yurt dışına gitmek zorunda kalan kişiler için avantaj sağlar.
- Vize Kolaylığı: Re-entry permit bazı ülkelerde vize muafiyeti veya vize başvurularında kolaylık sağlayabilir. Ancak bu durum her ülke için geçerli olmadığından, gitmeden önce seyahat edeceğiniz ülkenin vize gereksinimlerini kontrol etmeniz önemlidir.
Re-entry Permit Başvurusu Nasıl Yapılır?
Re-entry Permit başvuru süreci dikkatli bir şekilde takip edilmeli ve tüm gerekli belgeler tamamlanmalıdır. İşte adım adım başvuru süreci:
1. Form I-131 Doldurulması
Re-entry Permit almak için Form I-131, Application for Travel Document başvuru formunu doldurmanız gerekmektedir. Bu form, ABD’de kalıcı oturum izni olan kişilerin yurt dışına çıkış yaparken ABD’ye geri dönmelerini sağlayacak seyahat belgelerinin düzenlenmesi için kullanılır.
- Form I-131’i Nereden Bulabilirim? Form I-131’i USCIS’in resmi web sitesinden indirebilir ve doldurabilirsiniz. Formu dikkatlice doldurmanız ve doğru bilgileri verdiğinizden emin olmanız önemlidir.
- Başvuru Nereye Yapılır? Doldurduğunuz formu ve gerekli belgeleri USCIS’e posta yoluyla göndermeniz gerekir. Başvurunuzu ABD dışındayken yapamazsınız; başvuru sırasında ABD sınırları içinde olmanız şarttır.
2. Gerekli Belgelerin Hazırlanması
Başvuru sürecinde aşağıdaki belgeler genellikle talep edilmektedir:
- Green Card (Form I-551): Geçerli kalıcı oturum kartınızın (green card) fotokopisi.
- Pasaport Fotokopisi: Geçerli bir pasaportunuzun kimlik sayfasının kopyası.
- Seyahat Amacı İle İlgili Belgeler: Yurt dışına çıkma nedeninizi açıklayan belgeler. Örneğin, iş nedeniyle çıkıyorsanız iş sözleşmeniz, eğitim amacıyla çıkıyorsanız kabul mektubunuz gibi belgeler.
- Biyometrik Bilgiler: İki adet pasaport boyutunda vesikalık fotoğraf.
3. Başvuru Ücretleri
Re-entry Permit başvuru ücreti, Form I-131 doldurulurken ödenir. 2024 yılı itibarıyla başvuru ücretleri yaklaşık olarak $575’dır. Ancak bu tutar zaman zaman değişiklik gösterebilir, bu nedenle güncel ücretleri USCIS’in web sitesinden kontrol etmelisiniz. Ek olarak, biyometrik işlem için ek bir ücret ödemeniz gerekecektir (yaklaşık $85).
4. Biyometri (Parmak İzi ve Fotoğraf) Randevusu
Başvurunuzu yaptıktan sonra, biyometrik bilgilerinizin alınması için USCIS tarafından bir randevuya davet edilirsiniz. Bu randevuda parmak izi ve fotoğraf çekimi yapılır. Biyometri işlemi, başvurunun değerlendirilmesi sürecinde kimliğinizin doğrulanması için gereklidir.
5. Başvurunun Değerlendirilmesi ve Sonuç
Biyometri işleminizi tamamladıktan sonra, başvurunuz USCIS tarafından değerlendirilecektir. Bu değerlendirme süresi genellikle 6 ay kadar sürebilir. Eğer başvurunuz onaylanırsa, Re-entry Permit belgeniz adresinize postalanacaktır.
6. Re-entry Permit’in Geçerlilik Süresi
Re-entry Permit genellikle iki yıl geçerlidir. Bu süre zarfında ABD dışında uzun süre kalabilirsiniz. Ancak, iki yılın sonunda ABD’ye geri dönmeniz ya da yeni bir re-entry permit başvurusu yapmanız gerekir. Eğer iki yıl sonra hala ABD dışına çıkmanız gerekiyorsa, süreniz dolmadan yeniden başvuru yapmalısınız.
Re-entry Permit Hakkında Dikkat Edilmesi Gerekenler
- Re-entry Permit Ne Zaman Gerekir? ABD dışında 1 yıldan uzun süre kalmayı planlıyorsanız, Re-entry Permit başvurusunda bulunmalısınız. ABD dışında 6 aydan fazla kalanlar da gümrük memurları tarafından ek sorulara tabi tutulabilir, bu nedenle seyahatlerinizde dikkatli olmanız önerilir.
- ABD Dışında İken Başvuru Yapılabilir mi? Hayır. Re-entry Permit başvurusu yaparken ABD sınırları içinde olmanız gerekmektedir. ABD dışındayken başvuru yapamazsınız.
- Yenileme Gerekliliği: Re-entry Permit iki yıl geçerlidir. Ancak ABD dışında kalmaya devam edecekseniz, bu sürenin dolmasına yakın yeni bir başvuru yaparak belgenizi yenilemelisiniz.
Re-entry Permit Başvurusu İle İlgili Sıkça Sorulan Sorular
1. Re-entry Permit almak zorunlu mudur?
Hayır, Re-entry Permit zorunlu değildir. Ancak, ABD dışında uzun süre kalan green card sahiplerinin, statülerini korumaları için önemli bir belgedir. Özellikle 1 yıldan uzun süre yurt dışında kalacak olanlar için tavsiye edilir.
2. Başvuru ne kadar sürede sonuçlanır?
Re-entry Permit başvurusu genellikle 3-6 ay arasında sonuçlanır. Ancak bu süre, USCIS’in iş yüküne ve bireysel durumunuza bağlı olarak değişebilir. Seyahat planlarınızı yaparken bu süreyi dikkate almanız önemlidir.
3. Re-entry Permit başvurusu reddedilebilir mi?
Evet, başvurunuzun reddedilme ihtimali vardır. Başvurunuz sırasında eksik veya yanlış bilgi vermek, gerekli belgeleri sağlamamak ya da USCIS’in belirlediği kriterleri karşılamamak başvurunuzun reddine yol açabilir.
4. Re-entry Permit ile ABD dışında ne kadar süre kalabilirim?
Re-entry Permit genellikle 2 yıl geçerlidir. Bu süre zarfında ABD dışında kalabilirsiniz. Ancak, iki yılın sonunda yeniden başvuru yaparak belgenizi yenilemeniz gerekir.
5. Re-entry Permit, ABD vatandaşlığı başvurusunu etkiler mi?
Re-entry Permit, ABD vatandaşlığı başvurunuzu doğrudan etkilemez. Ancak ABD dışında geçirdiğiniz süre, vatandaşlık başvurusundaki fiziksel ikamet süresine dahil edilmez. Vatandaşlık başvurusu yaparken ABD’de fiziksel olarak belirli bir süre ikamet etmiş olmanız gerektiğinden, uzun süreli yurtdışı seyahatleri bu sürenizi kesintiye uğratabilir.
Sonuç
Re-entry Permit, green card sahiplerinin ABD dışında uzun süre kalmalarını gerektiren durumlarda statülerini korumaları için hayati öneme sahip bir belgedir. İster iş, ister eğitim, sağlık ya da ailevi nedenlerle olsun, uzun süreli yurtdışı seyahat planlarınızda re-entry permit başvurusu yaparak yasal statünüzü koruyabilirsiniz. CK Law Firm olarak, Re-entry Permit başvuru sürecinde size rehberlik ediyor ve yasal danışmanlık hizmeti sunuyoruz. Profesyonel destek almak, detaylı bilgi ve danışmanlık hizmeti için bizimle cklawfirm.org adresinden, info@cklawfirm.org e-posta adresinden ya da Linkedln’den iletişime geçebilirsiniz.
Avukat Ergül Çeliksoy Kimdir?
Avukat Dr. Ergül Çeliksoy, CK Law Firm’in kurucu ortağıdır ve aynı zamanda University of Nottingham’da hukuk alanında yardımcı doçent olarak görev yapmaktadır. ABD’de göçmenlik hukuku alanında geniş bir deneyime sahip olan Dr. Çeliksoy, 2017 yılında University of Nottingham’da uluslararası hukuk ve insan hakları hukuku alanında yüksek lisans eğitimini tamamladıktan sonra aynı üniversitede doktora eğitimine başlamıştır. 2022 yılında University of Nottingham School of Law’da tamamladığı hukuk doktorası ile akademik kariyerini taçlandıran Dr. Çeliksoy, modern kölelik, ceza adaleti ve ceza hukuku alanlarındaki uzmanlığı ile önde gelen akademik dergilerde yayınlar yapmış, uluslararası tanınır bir akademisyendir. California Barosu’na kayıtlı olan Dr. Çeliksoy, özellikle ABD göçmenlik hukuku davalarındaki derin bilgi ve tecrübesiyle müvekkillerine üstün hizmet sunmaktadır. Göçmenlik hukuku alanında edindiği bilgi birikimi ve tecrübe, CK Law Firm’in bu alandaki çalışmalarına değerli bir katkı sağlamaktadır.
Dr. Çeliksoy, göçmenlik hukuku davalarında müvekkillerine kapsamlı ve stratejik çözümler sunarak, onların ABD’de yasal statülerini güvence altına almalarına yardımcı olmaktadır. İnsan hakları ve göçmenlik süreçleri üzerine yaptığı çalışmalarda, modern kölelik ve ceza hukuku konularındaki derin bilgisiyle, göçmenlerin karşılaştığı karmaşık hukuki sorunları etkili bir şekilde çözmektedir. CK Law Firm’in göçmenlik hukuku alanındaki liderliğini pekiştiren Dr. Çeliksoy, müvekkillerine güvenilir ve etkili hukuki danışmanlık hizmetleri sunarak, onların ABD’de kurdukları yeni hayatlarını inşa etmelerine yardımcı olmaktadır.
Ergül Çeliksoy, Göçmenlik Avukatı, CK Law Firm
EB-2 National Interest Waiver (NIW) vizesi, Amerika’da kariyer yapmak isteyen akademisyenler ve doktorlar arasında büyük ilgi gören bir vize türüdür. Bu yazıda, CK Law Firm kurucu ortağı Avukat Ergül Çeliksoy’un, EB-2 NIW vizesi başvurusunda başarı elde eden Doç. Dr. Koray Başdelioğlu ile gerçekleştirdiği söyleşi ele alınıyor. Başdelioğlu’nun bu süreçteki deneyimleri ve aldığı kararlar, EB-2 NIW başvuru sürecinde karşılaşabileceğiniz adımları ve zorlukları yakından tanımanızı sağlayacak.
Bu yazıyı okuyarak aşağıdaki konular hakkında detaylı bilgi edinebilirsiniz:
- Doç. Dr. Koray Başdelioğlu’nun kariyeri
- Amerika Birleşik Devletleri’nin Almanya ve İngiltere’Ye Göre Avantajları
- Doç. Dr. Koray Başdelioğlu’nun EB-2 NIW Vizesine Başvurma Süreci
- EB-2 NIW Vizesi için Amerika’ya Yapılacak Katkılar Nasıl Belirlenir?
- EB-2 NIW Başvurusunda Profesyonel Destek Almanın Önemi
- EB-2 NIW Vizesi Başvurusu Sonrasında Yaşananlar ve Bekleme Süreci
Avukat Ergül Çeliksoy: EB-2 NIW vizesi hakkında çok fazla soru alıyoruz, özellikle akademisyenler ve doktorlardan. Onay almış birinin bu süreci anlatması kesinlikle faydalı olacaktır. Bize biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?
Doç. Dr. Koray Başdelioğlu: Tabii ki. Ben ortopedi ve travmatoloji uzmanıyım. 2016 yılında uzmanlık eğitimimi tamamladım ve o zamandan beri bu alanda çalışıyorum. Yaklaşık 7-8 yıldır bu alanda aktif olarak uzmanlık yapıyorum. Yurtdışında çalışma fikri aslında uzun zamandır aklımdaydı, fakat karar verme süreci zor oldu. Sonunda Amerika’da kariyer yapmaya karar verdim ve sizinle bu süreçte tanıştık.
Avukat Ergül Çeliksoy: Amerika’da karar kılmanız ilginç, çünkü birçok doktor Almanya ya da İngiltere gibi ülkeleri de değerlendiriyor. Neden Amerika’yı tercih ettiniz?
Doç. Dr. Koray Başdelioğlu: Almanya’yı hiç düşünmedim çünkü Almanca öğrenmek zorunda kalmak beni biraz zorladı. İngiltere’yi de ciddi bir şekilde araştırdım ama Amerika’da daha fazla fırsat olduğunu fark ettim. Amerika, kariyerimde ilerlemem için bana daha fazla olanak sundu ve bir arkadaşım ile beraber uzun süre bu ülkeye yönelik araştırmalar yaptık. Sonunda Amerika’nın benim için en iyi seçenek olduğuna karar verdim.
Avukat Ergül Çeliksoy: Peki, EB-2 NIW vizesine nasıl karar verdiniz? Bu vizeyi nereden duydunuz ve başvuru süreciniz nasıl ilerledi?
Doç. Dr. Koray Başdelioğlu: Yakın bir arkadaşım EB-2 NIW vizesine başvurduğunu söyledi. Bu bilgi üzerine ben de araştırmaya başladım. İlk başta, başvuruyu kendim yapabilir miyim diye düşündüm fakat süreç çok detaylı ve teknik olduğu için bir avukatla çalışmanın daha mantıklı olduğuna karar verdim. Sonrasında sizinle iletişime geçtik ve süreci başlattık. Açıkçası, başvuru süreci boyunca ne zaman size ulaşmam gerekse hep yanımda oldunuz. Bu da süreci benim için çok kolaylaştırdı.
Avukat Ergül Çeliksoy: Bu vizede Amerika’ya yapacağınız katkılar büyük önem taşıyor. Siz bu konuda ne gibi adımlar attınız? Amerika’ya nasıl bir katkı sunacağınızı başvurunuzda nasıl belirttik?
Doç. Dr. Koray Başdelioğlu: Başvurumuzda mesleki tecrübelerim büyük bir rol oynadı. Amerika’da ortopedi alanında çalışmayı ve moleküler onkoloji üzerine araştırmalar yapmayı planlıyorum. Şu anda da tümör üzerine bir PhD yapıyorum ve bu alanda daha fazla araştırma yaparak Amerika’ya hem maddi hem de bilimsel katkı sunmayı hedefliyorum. Bu planlar vize başvurumda etkili oldu.
Avukat Ergül Çeliksoy: Doktorlar için Amerika’da çalışmanın ön koşullarından biri olan USMLE sınavı gibi önemli sınavlar var. Sınavlarla ilgili nasıl bir süreç yaşıyorsunuz?
Doç. Dr. Koray Başdelioğlu: Henüz USMLE sınavına girmedim ama şu anda sınava hazırlanıyorum. Amerika’ya gitmeden önce bu sınavları bitirmek, sürecin daha hızlı ilerlemesi açısından önemli. Ancak, EB-2 NIW vizesi için bu sınavları geçmiş olmak şart değil. Vizeyi aldıktan sonra Amerika’da çalışabilmek için bu sınavları tamamlamak gerekecek.
Avukat Ergül Çeliksoy: Son olarak, bu vizeyi araştıran ve başvuru yapmayı düşünen kişilere ne gibi tavsiyelerde bulunabilirsiniz? Başvuru sürecini kolaylaştırmak adına nelere dikkat edilmesi gerekiyor?
Doç. Dr. Koray Başdelioğlu: Karar verme aşaması en zor kısımlardan biri. Bir kere bu yola girmeye karar verdiğinizde hızlı hareket etmek çok önemli. Ayrıca, bu süreçte profesyonel bir avukattan danışmanlık almak şart. Başvuruyu doğru şekilde hazırlamak ve sunmak çok önemli, aksi halde olumsuz yanıt alma ihtimali var ve bu büyük bir hayal kırıklığına yol açabilir. Profesyonel destek almak, bu tür riskleri en aza indiriyor.
Sonuç:
EB-2 National Interest Waiver vizesi, Amerika’da kariyerine devam etmek isteyen başarılı akademisyenler ve doktorlar için büyük fırsatlar sunan bir vize türüdür. Doç. Dr. Koray Başdelioğlu’nun süreç boyunca yaşadığı deneyimler, EB-2 NIW vizesine başvurmayı düşünenler için önemli ipuçları içermektedir. Eğer siz de Amerika’da bu vize ile kariyerinize devam etmeyi düşünüyorsanız, CK Law Firm’in uzman avukatlarıyla iletişime geçerek profesyonel bir destek alabilirsiniz. Web sitemizde detaylı blog yazılarını okuyabilir veya YouTube kanalımızdaki videolarımızı izleyerek daha fazla bilgi edinebilirsiniz.
Avukat Ergül Çeliksoy Kimdir?
Avukat Dr. Ergül Çeliksoy, CK Law Firm’in kurucu ortağıdır ve aynı zamanda University of Nottingham’da hukuk alanında yardımcı doçent olarak görev yapmaktadır. ABD’de göçmenlik hukuku alanında geniş bir deneyime sahip olan Dr. Çeliksoy, 2017 yılında University of Nottingham’da uluslararası hukuk ve insan hakları hukuku alanında yüksek lisans eğitimini tamamladıktan sonra aynı üniversitede doktora eğitimine başlamıştır. 2022 yılında University of Nottingham School of Law’da tamamladığı hukuk doktorası ile akademik kariyerini taçlandıran Dr. Çeliksoy, modern kölelik, ceza adaleti ve ceza hukuku alanlarındaki uzmanlığı ile önde gelen akademik dergilerde yayınlar yapmış, uluslararası tanınır bir akademisyendir. California Barosu’na kayıtlı olan Dr. Çeliksoy, özellikle ABD göçmenlik hukuku davalarındaki derin bilgi ve tecrübesiyle müvekkillerine üstün hizmet sunmaktadır. Göçmenlik hukuku alanında edindiği bilgi birikimi ve tecrübe, CK Law Firm’in bu alandaki çalışmalarına değerli bir katkı sağlamaktadır.
Dr. Çeliksoy, göçmenlik hukuku davalarında müvekkillerine kapsamlı ve stratejik çözümler sunarak, onların ABD’de yasal statülerini güvence altına almalarına yardımcı olmaktadır. İnsan hakları ve göçmenlik süreçleri üzerine yaptığı çalışmalarda, modern kölelik ve ceza hukuku konularındaki derin bilgisiyle, göçmenlerin karşılaştığı karmaşık hukuki sorunları etkili bir şekilde çözmektedir. CK Law Firm’in göçmenlik hukuku alanındaki liderliğini pekiştiren Dr. Çeliksoy, müvekkillerine güvenilir ve etkili hukuki danışmanlık hizmetleri sunarak, onların ABD’de kurdukları yeni hayatlarını inşa etmelerine yardımcı olmaktadır.
Doç. Dr. Koray Başdelioğlu Kimdir?
Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Doç. Dr. Koray Başdelioğlu, tıp eğitimini Bülent Ecevit Üniversitesi’nde 2009 yılında tamamladı. 2011-2016 yılları arasında Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalında uzmanlık eğitimini aldı ve 2016 yılında Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı oldu. 2021 yılında Doçent ünvanını alan Koray Başdelioğlu, İtalya Padova Üniversitesi Tıp Fakültesi Kas ve İskelet Sistemi Tümörleri Bilim Dalı’nda 2021 yılı Ekim ve Kasım aylarında Prof. Dr. Pietro Ruggieri ile birlikte Ortopedik Onkoloji üzerine çalışmalarda bulunmuştur. Aynı yıl 6 hafta süre ile Marmara Üniversitesi’nde Prof. Dr. Bülent Erol ile Ortopedik Onkoloji alanında çalışmıştır. Ayrıca İstinye Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Moleküler Onkoloji dalında doktora eğitimine devam etmektedir.
Hali hazırda “Türk Ortopedi ve Travmatoloji Birliği Derneği (TOTBİD)”, “Türk Ortopedi ve Travmatoloji Eğitim Konseyi (TOTEK)” üyelikleri bulunan Doç. Dr. Koray Başdelioğlu hastalarına İzmir Medicana International Hastanesinde hizmet vermektedir.
Asım Kılınç, Göçmenlik Avukatı, CK Law Firm
ABD’de tıbbi lisans almak isteyen uluslararası tıp eğitimi almış doktorlar için süreç karmaşık ve çok aşamalıdır. Ancak, doğru adımlar atıldığında, uluslararası tıp mezunlarının ABD sağlık sisteminde yer edinmesi mümkündür. Bu yazıda, ABD’de uluslararası tıp mezunları (IMG’ler) için tıbbi lisans alma yollarını ele alacağız. Özellikle iki ana yol üzerinde duracağız: ABD Tıbbi Eğitim Mezuniyet Eğitimi (Graduate Medical Education – GME) ve seçkin doktorlar için sunulan “Eminence” yolları.
- ABD Tıbbi Eğitim Mezuniyet Eğitimi (GME)
- “Eminence” Yolları
- Son Gelişmeler
Bu sorular dışında konu ile ilgili sorularınız varsa lütfen bu makalenin altındaki yorumlar kısmı aracılığıyla, doğrudan Linkedln üzerinden bana mesaj göndererek ya da kurucu ortağı olduğum CK Law Firm Göçmen Avukatlığı Firmamızın Web Sayfası üzerinden bana iletebileceğinizi unutmayın!
1. ABD Tıbbi Eğitim Mezuniyet Eğitimi (GME)
ABD’de uluslararası tıp mezunları için en yaygın lisanslama yolu, ABD Tıbbi Lisans Sınavı (USMLE) aşamalarını başarıyla tamamlayarak ACGME tarafından akredite edilmiş bir GME programına katılmaktır. Bu program, doktorların ABD sağlık sistemine adapte olmaları ve burada başarılı bir kariyer yapmaları için kritik bir adımdır.
Eğitim Süreci:
GME programları genellikle bir ila üç yıl arasında sürer. Bu süre zarfında doktorlar, ABD’deki sağlık sistemi, tıbbi uygulamalar ve toplumsal normlar hakkında derinlemesine bilgi edinirler. Aynı zamanda, ABD’deki en yaygın hastalıklar, özellikle kalp hastalıkları, kanser ve diğer sağlık sorunlarına yönelik tedaviler hakkında eğitim alırlar. GME programı, doktorların ABD’deki mesleki kariyerlerine hazırlık yapmalarını sağlayan önemli bir aşamadır.
ECFMG Onay Belgesi:
ABD’de pratik yapabilmek için uluslararası tıp mezunlarının ECFMG (Eğitim Komisyonu için Yabancı Tıp Mezunları) onay belgesini almaları gerekmektedir. ECFMG, uluslararası tıp mezunlarının ABD’de tıbbi uygulama yapmaya uygun olduğunu doğrulayan bir belgedir. Bu belge, ABD’de tıbbi lisans almak isteyen doktorlar için kritik bir adımdır. ECFMG sertifikası, ABD’deki GME programlarına başvurabilmenin de ön koşuludur.
USMLE Sınavı:
ABD Tıbbi Lisans Sınavı (USMLE), doktorların tıbbi bilgi ve becerilerini değerlendiren üç aşamalı bir sınavdır. USMLE sınavları, ABD’de tıbbi lisans almak isteyen doktorlar için zorunludur. Sınavın üç aşaması şu şekildedir:
- USMLE Step 1: Tıbbi bilimler ve temel bilgiler üzerine odaklanır.
- USMLE Step 2: Klinik bilgi ve becerilerin değerlendirildiği aşamadır.
- USMLE Step 3: Pratik uygulamaların değerlendirildiği son aşamadır.
Bu sınavları başarıyla tamamlayan doktorlar, Amerika’da lisans sürecinde önemli bir aşama kat etmiş olurlar ve tıpta uzmanlık olarak adlandırabileceğimiz Residency programlarına başvuru hakkı elde ederler.
2. “Eminence” Yolları
Uluslararası alanda tanınmış ve seçkin bir kariyere sahip doktorlar için “Eminence” yolları, ABD’de lisans almanın alternatif bir yolunu sunmaktadır. Bu yol, özellikle akademik ve araştırma alanlarında önemli başarılar elde etmiş doktorlar için cazip bir seçenek olabilir.
Nitelikli Seçenekler:
Eminence yolları, genellikle ECFMG sertifikası veya USMLE sınavlarını tamamlamayı gerektirmemektedir. Bu yollar, uluslararası alanda tanınmış, yüksek nitelikli doktorlar için bir fırsat sunar. Özellikle, ABD’de akademik veya araştırma pozisyonlarına başvurmayı planlayan doktorlar bu seçeneği değerlendirebilir.
Akademik ve Araştırma Pozisyonları:
Eminence yolu, akademik ve araştırma pozisyonlarına odaklanmış doktorlar için ideal bir lisanslama seçeneğidir. Bu yol, ABD’deki tıbbi araştırma kurumlarında veya üniversitelerde çalışma fırsatı sunar. Ayrıca, bu doktorlar ABD’de klinik pratik yapmadan, daha çok akademik çalışmalar ve araştırmalar üzerinde yoğunlaşabilirler.
O-1 Vizesi:
Eminence yolundan ilerleyen doktorlar, ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından verilen O-1 vizesine başvurabilirler. O-1 vizesi, olağanüstü yeteneklere sahip bireylere verilen bir vize türüdür ve uluslararası alanda başarı kazanmış doktorlar için ABD’de çalışma imkânı sunar. O-1 vizesi genellikle akademik başarılar, yayınlar, ödüller ve uluslararası tanınırlığa dayalı olarak verilmektedir.
Son Gelişmeler
ABD’de tıbbi lisans sürecinde önemli gelişmeler yaşanmaktadır. 2023 yılı itibarıyla, sekiz ABD eyaleti, uluslararası tıp mezunları için GME akredite eğitimi gerektirmeden lisans alabilmenin önünü açan ek yolları yasalaştırmıştır. Bu yeni yasal düzenlemeler, uluslararası tıp mezunlarının ABD sağlık sistemine entegrasyonunu kolaylaştırmayı hedeflemektedir.
Bu gelişme, uluslararası doktorlar için yeni fırsatlar sunmakta ve ABD’deki tıbbi lisans sürecini daha erişilebilir hale getirmektedir. Her eyaletin farklı lisanslama gereksinimleri olabilir, bu nedenle başvuru sahiplerinin bulundukları eyaletin mevzuatlarını dikkatlice incelemesi önemlidir.
Sonuç
ABD’de tıbbi lisans almak isteyen uluslararası tıp eğitimi almış doktorlar için izlenebilecek iki ana yol bulunmaktadır: ABD Tıbbi Eğitim Mezuniyet Eğitimi (GME) ve Eminence yolları. Her iki yol da çeşitli fırsatlar ve zorluklar sunmaktadır. ABD’deki sağlık sistemine entegrasyon sürecinde yasal gereklilikleri doğru şekilde yerine getirmek büyük önem taşır. CK Law Firm olarak, Amerika’da doktor olarak kariyer yapma hedefinize ulaşmanız için size hukuki danışmanlık ve kapsamlı rehberlik sunuyoruz. Uygun vize türünü doğru şekilde belirleyerek, tüm sürecin sorunsuz ve başarıyla tamamlanmasına katkı sağlarıyoruz.
Profesyonel destek almak, detaylı bilgi ve danışmanlık hizmeti için bizimle cklawfirm.org adresinden, info@cklawfirm.org e-posta adresinden ya da Linkedln’den iletişime geçebilirsiniz.
Avukat Asım Kılınç Kimdir?
Avukat Asım Kılınç, CK Law Firm’in kurucu ortağı olup, göçmenlik hukuku ve ABD’de yaşama dair hukuki süreçler konusundaki uzmanlığıyla tanınmaktadır. Southern Methodist University Dedman School of Law’da Yüksek Lisans eğitimini tamamlamış olan Kılınç, Missouri Barosu’na kayıtlıdır ve özellikle ABD göçmenlik hukuku üzerine yoğunlaşmıştır.
Avukat Kılınç, göçmenlik hukuku alanında edindiği derin bilgi ve deneyim ile CK Law Firm’in bu alandaki başarısına önemli katkılarda bulunmaktadır. Göçmenlik hukuku konusunda 1000’den fazla dosyanın hazırlanma süreçlerinde aktif rol almış, bu alandaki tecrübesini kanıtlamıştır. Müvekkillerine kapsamlı ve profesyonel hukuki destek sunarak, onların ABD’de yeni yaşamlarına adapte olmalarını kolaylaştırmaktadır.
Vatandaşlık, Green Card, çalışma izni ve diğer göçmenlik süreçlerinde müvekkillerine en kaliteli hizmeti sunmakta; başlangıçtan ABD vatandaşlığına kadar olan tüm süreçte onlara destek olmaktadır.
CK Law Firm’in göçmenlik hukuku alanındaki liderliğini pekiştiren Avukat Asım Kılınç, müvekkillerine güvenilir ve etkili hukuki danışmanlık hizmetleri sunarak, onların ABD’de yeni bir yaşam kurma yolculuklarında yanlarında olmaktadır.
Kaynakça: https://www.fsmb.org/siteassets/AdditionalLicensingPathwaysGuidance.pdf
E-posta Bültenimize Abone Olun
E-posta bültenimize abone olarak ABD göçmenlik süreçleriyle ilgili avukatlarımızca yazılmış güncel duyuru ve makalelerden haberdar olun.
Hakkımızda
İletişim
+1 (945) 527- 23 22
E-posta
info@cklawfirm.org
Adres
2800 Regal Rd #102, Plano, TX 75075
All Rights Reserved by CK Law Firm.